Marmara Bölgesi, 2023 yılı içerisinde meydana gelen depremle sarsıldı. 6.0 büyüklüğündeki deprem, yerin 7 kilometre derinliğinde meydana geldi ve İstanbul'dan Uşak'a kadar geniş bir alanda hissedildi. Depremin ardından pek çok vatandaş evlerinden çıkarken, sosyal medya üzerinden paniğin büyüdüğü anonsları paylaşıldı. Bölgede yaşayan vatandaşlar, depremin ardından art arda gelen sarsıntılarla bir kez daha depremin ne denli ciddi bir tehdit olduğuna şahit oldu.
Depremin merkez üssü, Marmara Denizi'nin kuzeyinde yer alan bir noktada, Gemlik'le Nilüfer arasında belirlendi. İlk olarak saat 14:23'te meydana gelen deprem, Şehir Plancıları ve Mühendisler Derneği tarafından yapılan açıklamalara göre 6.0 büyüklüğünde kaydedildi. Bu büyüklük, Marmara Bölgesi'nin depreme karşı en hassas yerlerinden biri olan İstanbul özelinde endişelere yol açtı.
Depremin ardından açıklama yapan Kandilli Rasathanesi, sarsıntının birçok şehirde hissedildiğini, özellikle de İstanbul, Bursa, Kocaeli gibi büyük şehirlerde yoğun bir şekilde paniğe neden olduğunu bildirdi. Depremin etkisi, Uşak, Manisa, İzmir gibi uzak şehirlerde bile hissedildiği için, bu durumun büyüklüğü halk arasında ciddiyetle karşılandı.
Depremin ardından yetkililer, acil durum planlarının gözden geçirilmesi ve yapılacak kontroller konusunda hazırlıklara başladıklarını belirtti. İstanbul Valisi, depremin ardından yaptığı açıklamada, "Kritik altyapılarımızın zarar görmediğini tespit ettik. Şu an için can kaybı veya yaralanma durumu yok ancak halkın bu konuda dikkatli olması gerekiyor" ifadelerini kullandı. Ayrıca, deprem sonrası sayısız artçı sarsıntı meydana geldiği için vatandaşların çaresiz hissettiği ve sokağa çıkmakta tereddüt ettikleri gözlemlendi.
İstanbul’un yanı sıra, deprem etkisinin hissedildiği diğer bölgelere de tespit yapan ekipler gönderildi. Yerel yönetimler ve afet yönetim merkezleri, durumu takip ederek hızlı bir şekilde rapor paylaşımlarında bulundu. Müdahale ekipleri, olası sarsıntılara karşı tedbirli olma uyarısı yaparak vatandaşları dikkatli olmaları konusunda bilgilendirdi.
Bölgede, depremin neden olduğu kayıplarla ilgili çalışmalar sürerken, pek çok kişi sosyal medyada anlık paylaşımlarda bulunarak hissettiklerini aktardı. “Evimizde sallandık, her şey devrilecek sandık” diyen birçok vatandaş, arkadaşları ve aileleriyle iletişime geçerek durumlarını bildirdi. Bu olay, sosyal medya üzerinden de ciddi bir şekilde yayıldı ve #deprem hashtag’i altında toplanan paylaşımlar büyük bir yankı uyandırdı.
Sonuç olarak, Marmara Bölgesi’nde meydana gelen bu deprem, bölge halkının deprem konusundaki bilinçlenmesi ve hazırlık yapması gerektiğini bir kez daha gözler önüne serdi. Uzmanlar, yaşanacak olan bir sonraki depremde, mevcut yapısal durumun ve önlemlerin tekrar gözden geçirilmesini öneriyor. Bu tür olumsuz olayların yaşanmaması için, vatandaşların deprem öncesi ve sonrası yapılması gereken hazırlıkları bilmeleri ve tatbikatlarla kendilerini geliştirmeleri gerektiği vurgulanmaktadır. Yapılacak olan yeni inşaatların da depreme dayanıklı olup olmadığına dair çalışmaların arttırılması önem arz etmektedir.
Toplum olarak her an böyle bir durumla baş başa kalabileceğimiz gerçeğini unutmadan, yeni önlemlerin alınması ve bilinçlendirilmesi büyük bir gereklilik haline geliyor. İstanbul gibi büyük metropollerde yaşamanın getirdiği zorluklarla birlikte, deprem bilinci ve hazırlıkları, tatbikatlarla halk tarafından daha iyi bir şekilde entegre edilmelidir.
