Bilecik, Türkiye'nin tarihi ve kültürel zenginlikleri ile dolu bir şehir. Bu şehirde, her yıl geleneksel bir etkinlik olan Ramazan topu patlatma geleneği, 30 yıldır bir tutku haline gelmiş durumda. Bu geleneği yaşatan kişi ise 1990'lardan beri her yıl Ramazan ayında ücret almadan bu geleneği sürdüren bir vatandaş. Nuri Güler, dostları ve yerel halkın desteğiyle Ramazan ayının ruhunu yaşatmayı başarıyor. Her akşam ezan vaktinde patlatılan top, sadece iftar saatinin geldiğini haber vermekle kalmıyor, aynı zamanda toplumsal dayanışmanın ve paylaşmanın da bir sembolü haline geliyor.
Ramazan topu uygulaması, Osmanlı İmparatorluğu dönemine kadar uzanıyor. İlk kez 1826 yılında kullanılmaya başlanan top, o dönemdeki şehirlerde iftar vakti geldiğini haber vermek amacıyla patlatılıyordu. Zamanla bu gelenek, iftar saatinin simbolü haline geldi ve Ramazan ayının ayrılmaz bir parçası oldu. Bilecik'teki bu geleneğin sürdürülmesi, Nuri Güler gibi tutkulu bireyler sayesinde mümkün oluyor. Güler, bu geleneği yaşatmanın sadece bir görevi değil, aynı zamanda bir yaşam tarzı olduğunu belirtiyor.
Nuri Güler, Ramazan ayının gelmesiyle birlikte işyerinde değil, sahada olduğunu ve topu patlatmak için hazırlandığını belirtiyor. Her akşam ezan vaktinde, eski bir usulle hazırlanan top, özel bir mekanizma ile havaya fırlatılıyor. Güler, “Bu, benim için bir gelenek. İnsanların Ramazan ayının coşkusunu paylaşmak için bir araya gelmesi beni mutlu ediyor. İnsanlar burada toplanıyor, sohbet ediyor, iftar sofrasını kuruyor; bu, bizim kültürümüzün bir parçası” diyor. Yıllardır bu geleneği sürdüren Güler, yerel halkın büyük bir desteği olduğunu söylüyor. Her akşam, bayram coşkusunun doruk noktasına ulaştığı anlarda, insanlar topluca dua ediyor ve Ramazan ayının bereketini paylaşıyor.
Ayrıca, Güler’in yaptığı tanıtım ve etkinlikler sayesinde, Bilecik’teki bu gelenek her yıl daha fazla ilgi görüyor. Böylelikle, çocuklar ve gençler de bu geleneğin bir parçası haline geliyor. Güler, “Hedefim yeni neslin bu geleneği devam ettirmesi; çünkü geçmişimizi unutmamalıyız” diyerek herkesin bu güne özel anları birlikte paylaşmanın önemini vurguluyor.
Bilecik'teki Ramazan topu geleneği, sadece bir ses değil; aynı zamanda bir bağ oluşturuyor. Güler, bu gelenekle insanların bir araya gelmesine, hoşgörünün ve sevginin yayılmasına katkı sağlıyor. Özellikle de Ramazan ayında yaşanan manevi beraberlik, bu tür etkinliklerle daha da güçleniyor. Nuri Güler’in yaptığı bu cömertlük ve dayanışma, mahallenin birlikteliğini artırıyor ve insanları bir araya getiriyor. İşte bu yüzden, Nuri Güler’in 30 yıldır sürdürdüğü bu özel gelenek, onun için sadece bir etkinlik değil, aynı zamanda bir misyon haline gelmiş hiç şüphe yok ki.
Sonuç olarak, Bilecik'teki Ramazan topu geleneği, Nuri Güler’in öncülüğünde gelecek nesillere aktarılmaya devam ediyor. Bu gelenek, yerel halkın kültürel değerlerini canlı tutuyor ve sosyal bağları güçlendiriyor. Bilecik'te her akşam ezan vaktinde patlayan Ramazan topu, sadece bir gürültü değil; sevginin, paylaşmanın ve dayanışmanın simgesi olarak gönüllerde yer alıyor. Bu özel geleneğin yaşamasına olanak tanıyan herkese teşekkürler!